Günümüzde teknolojinin hızla ilerlemesi ve ilerlemeye de devam ediyor olmasıyla birlikte artık istediğimiz bilgilere erişmemiz sadece saniyelerimizi almaktadır. Bu duruma o kadar alıştık ki bazen internette yaşanan hız sorunları dahi canımızı sıkabiliyor. Ancak bu bilgilere erişmeye çalışırken çoğu zaman “Bu bilgiye erişmeye hakkımız var mı?” ya da “O bilgiye erişmemiz ne kadar doğru?” bunları sorgulamıyoruz. İşte günümüz çağının ortaya çıkarmış olduğu bu sorular yeni nesil hakların yasal mevzuat ve içtihatlarla korunması gerekliliğini gözler önüne sermektedir. Kişisel verilerin korunması hakkı ve unutulma hakkı bu dördüncü kuşak haklar olarak nitelendirilen yeni nesil insan haklarından sadece bazılarıdır.
Unutulma hakkı ilk olarak Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın (“ABAD”) 13 Mayıs 2014 tarihli ve C-131/12 Sayılı Google/İspanya kararına konu olmuş ve ilgili kararda hakkın temel prensipleri belirlenmiştir. İlgili karara konu olay özetle; İspanya’da bir internet kullanıcısının Google’da kendi adıyla arama yapıldığında, sosyal güvenlik borçları nedeniyle hakkında yapılan haciz işlemine ait verilerin yer aldığı 1998 tarihli gazete haberinin silinmesi istemine ilişkindir. ABAD söz konusu kararda doğru bir bilginin hukuka uygun olarak yayınlanmış olsa dahi zamanla, bilginin varlığının hukuka aykırı hale gelebileceğine hükmetmiştir. Google bu kararın ardından Avrupa Birliği ülkeleri vatandaşları için unutulma hakkına ilişkin başvurulara yönelik bir form oluşturmuş ve verilerinin silinmesini isteyen kişiler için başvuru imkanı tanımıştır. Bu karardan sonra unutulma hakkı Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü’nün (“GDPR”) 17. maddesi ile de koruma altına alınmıştır. Türkiye’de ise henüz herhangi bir yasal düzenleme ile koruma altına alınmayan unutulma hakkı çeşitli yargı kararlarında gündeme getirilmiş ve bu konuda bir içtihat geliştirilmiştir.
Türkiye’de unutulma hakkını konu edinen ilk içtihat Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.06.2015 tarihli 2014/4-56E. 2015/1679 K. sayılı kararıdır. Unutulma hakkı söz konusu Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında şu şekilde tanımlanmıştır:
“Unutulma hakkı; üstün bir kamu yararı olmadığı sürece, dijital hafızada yer alan geçmişte yaşanılan olumsuz olayların bir süre sonra unutulmasını, başkalarının bilmesini istemediği kişisel verilerin silinmesini ve yayılmasının önlemesini isteme hakkı olarak ifade edilebilir.”
(YHGK. 17.06.2015, E. 2014/4-56, K. 2015/1679, – Kazancı İçtihat Bankası)
Yaşanan hukuki gelişmelerin ardından nihayet Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun 23/06/2020 Tarihli ve 2020/481 Sayılı Kararı ile de unutulma hakkı gündeme getirilmiştir. İlgili karar, kişilerin ad ve soyadı ile arama motorları üzerinden yapılan aramalarda çıkan sonuçların indeksten çıkarılmasına yönelik talepleri içeren muhtelif başvurulara ilişkin olarak verilmiştir. Bu kararda unutulma hakkı şu şekilde tanımlanmıştır;
“bireyin geçmişte hukuka uygun olarak yayılmış ve doğru nitelikteki bilgilerinin zamanın geçmesine bağlı olarak erişimden kaldırılmasını ya da gündeme getirilmemesini talep edebilmesi”
(Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun 23/06/2020 Tarihli ve 2020/481 Sayılı Kararı)
Kurul kararında unutulma hakkı her ne kadar yasal düzenlemeler ile koruma altına alınmamış olsa da Kişisel Verileri Koruma Kanunu’nun (“Kanun”) 4’üncü maddesinde kişisel verilerin işlenmesinde uyulması zorunlu ilkeler arasında doğru ve gerektiğinde güncel olma, belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme ve kişisel verilerin ilgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilmesinin sayılmış olduğunu, ayrıca Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde ilgili kişiye kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme hakkının tanındığını ve bunların yanında Kanun’un 7’nci maddesinde ise kişisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hâle getirilmesinin düzenlendiğinden bahisle unutulma hakkının çerçevesinin çizildiğini dile getirmiştir.
Kanun’un 7. maddesinde; Kanun ve ilgili diğer kanun hükümlerine uygun olarak işlenmiş olmasına rağmen, işlenmesini gerektiren sebeplerin ortadan kalkması hâlinde kişisel verilerin resen veya ilgili kişinin talebi üzerine veri sorumlusu tarafından silineceği, bu hususta diğer kanunlarda yer alan hükümlerin saklı olduğu ve buna ilişkin usul ve esasların ise yönetmelikle düzenleneceğini yer almaktadır.
Kişisel Verilerin Silinmesi, Yok Edilmesi veya Anonim Hale Getirilmesi Hakkında Yönetmelik’in 8’inci maddesinde kişisel verilerin silinmesi; kişisel verilerin ilgili kullanıcılar için hiçbir şekilde erişilemez ve tekrar kullanılamaz hale getirilmesi işlemi olarak tanımlanmıştır.
Kurul, ilgili taleplerin indeksten çıkarılma talebi olduğuna ve arama motorlarının ilgili kişilere ait internette toplanan verilerin işlenmesinin amaç ve vasıtalarını belirlediği için veri sorumlusu olduğuna karar vermiştir.
Ve ayrıca Kurul, arama motorunun işletmecisinin otomatik, düzenli ve sistematik olarak internette yayınlanan bilgiyi bulması, daha sonra kendi indeksleme programları çerçevesinde alıp, kaydedip, organize etmesi ve kişisel verileri arama sonuçlarının listesi formunda düzenlemesi, sunucuları üzerinde saklaması, belirli durumlarda açıklaması ve kullanıcılarına sunması sebebiyle gerçekleştirilen faaliyetin ‘kişisel veri işleme” faaliyeti olduğuna karar vermiştir.
Bu itibarla Kurul; unutulma hakkının temin edilebilmesi için ilgili sitelere başvuru yolunun açılması için arama motoru işletmecilerine ilgili kararın bildirilmesine karar vermiştir.
Artık ülkemizde de arama motorundan kişisel bilgilerine ulaşılmasını istemeyen kullanıcılar Kurul’a başvuruda bulunmadan önce ilgili arama motoruna verilerinin silinmesi için başvuruda bulunabilecektir. Veri sorumlusu arama motorlarının söz konusu talepleri reddetmeleri veya başvuru sahibine cevap vermemeleri halinde ise ilgili kişilerce Kurul’a şikâyet başvurusu yapılabilecek veya doğrudan yargı yoluna başvurulabilecektir.
Kurul bu itibarla yapılacak başvuruları unutulma hakkının konu olduğu içtihatlara uygun olarak; ilgili kişinin temel hak ve özgürlükleri ile kamunun söz konusu bilgiyi edinmesinden sağlayacağı menfaatler arasında bir denge testi yapılarak, yarışan menfaatlerden hangisinin ağır bastığının değerlendireceğini belirtmiştir. Ayrıca Kurul, başvurularda yapılacak değerlendirmelerin kriterlerini de yayınlamıştır. (İlgili kriterler için bknz. Kişilerin Ad ve Soyadı ile Arama Motorları Üzerinden Yapılan Aramalarda Çıkan Sonuçların İndeksten Çıkarılmasına İlişkin Değerlendirmede Dikkate Alınacak Kriterler)
Sonuç olarak, Kurul’un vermiş olduğu karar ile birlikte unutulma hakkı bir kez daha Türkiye’de bir karara konu olmuş ve Türkiye vatandaşları tarafından arama motoru işletmecilerine yöneltilen unutulma hakkı çerçevesinde kişisel verilerin silinmesi talepli başvuruların hukuki zemini oluşturulmuştur.
Av. Sinem İLİKLİ
2 Replies to “DİJİTAL ORTAMDAKİ VERİLERİN SİLİNMESİNİ TALEP ETME VE UNUTULMA HAKKI”